Bakan Kacır: Türkiye yerli patent başvurularında 12’nci sırada

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TBMM Genel Kurulu’nda, bakanlığının ve bağlı kurumların 2024 Yılı bütçe görüşmelerinde yaptığı sunumda, bakanlığını proje ve hedeflerini anlattı. Bakan Kacır, ticarette korumacılığın yükseldiğini belirterek, “Yerel üretim, yakından tedarik, dostlardan tedarik ana akımlar haline geliyor. Eski dünya yıkılıyor, bir yenisi kuruluyor. Türkiye, bu büyük dönüşümü, Cumhuriyetimizin ikinci asrına adım atarken göğüslüyor” dedi.

’21 YIL İÇİNDE ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ SAYISINI 192’DEN, 353’E ÇIKARDIK’

Türkiye’nin savunma sanayi alanında yakaladığı başarılara dikkat çeken Bakan Kacır, “Askeri insansız hava aracı üretiminde dünyada lider, ticari araç, güneş paneli, beyaz eşya, çimento üretiminde Avrupa’da birinci, 21 yıl içinde Organize Sanayi Bölgesi sayısını 192’den, 353’e çıkaran, OSB’lerde üretimde olan sanayi alanı sayısını 11 binden, 58 bine, istihdamı 415 binden, 2,5 milyona yükselten, çelik ihracatını 6 kat artırarak, 24 milyar dolara, makine ihracatını 9,5 kat artırarak, 23 milyar dolara, kimya ihracatını 10 kat artırarak, 30 milyar dolara, Otomotiv ihracatını 13 kat artırarak, 32 milyar dolara yükselten bir Türk sanayii inşa ettik” diye anlattı.

‘İMALAT SANAYİ İHRACATINI 33 MİLYAR DOLARDAN, 240 MİLYAR DOLAR SEVİYESİNE YÜKSELTTİK’

İmalat sanayi ihracatını 33 milyar dolardan, 240 milyar dolar seviyesine yükselttiklerini ifade eden Bakan Kacır, “Bütün bunları başarmanın yanında, tüm bu kazanımların kalıcı olmasını ve Cumhuriyetimizin ikinci asrını ‘Türkiye Yüzyılı’ yapmayı mümkün kılacak çok önemli bir iş daha yaptık” değerlendirmesinde bulundu.

‘AR-GE FAALİYETLERİ’

Milli Teknoloji Hamlesi kapsamında Ar-Ge ve inovasyona öncelik verdiklerini kaydeden Bakan Kacır, “Ar-Ge harcamalarımız 21 yılda, yıllık 1,2 milyar dolardan 12 milyar dolara yükseldi. Sağladığımız destek mekanizmalarıyla özel sektörümüz Ar-Ge kültürünü benimseyerek teknoloji ve inovasyon altyapımızda öncü rol üstleniyor” diye konuştu.

Bu yıl TÜBİTAK eliyle 180 üniversitenin ve 2 bin 600 firmanın 7 bin 500’den fazla projesine 5,1 milyar lira destek sağladıklarını açıklayan Bakan Kacır, “60 şehrimizde kurduğumuz 101 teknoparkımızda, 9 bin 951 girişimimizle teknoloji geliştirme yolculuğumuzu sürdürüyoruz. 1.623 Ar-Ge ve tasarım merkezine sahibiz” dedi.

 

‘TÜRKİYE YERLİ PATENT BAŞVURULARINDA 12’NCİ SIRADA’

Bundan 21 yıl önce Türkiye’nin, yerli patent başvurularında dünyada 39’uncu iken, bugün yerli patent başvurularında 12’nci, marka başvurularında 4’üncü, tasarım başvurularında ise 2’nci sırada olduğunu vurgulayan Bakan Kacır, şunları söyledi:

“Bu ülkede bir yıl boyunca yapılan yerli patent başvurusu 21 yıl önce ancak 414 iken, geçtiğimiz yıl bu sayı 9.009 oldu. Son 21 yılda ülkemizde bilimsel yayınların sayısı 9 bin 13’ten, 48 bin 577’ye yükseldi. Sadece son 5 yılda dünyada en fazla bilimsel yayın üreten ülkeler arasında 20’inci sıradan 16’ncı sıraya çıktık. Girişimcilik ekosistemimiz milyar dolar değerlemeyi aşan 7 Türk teknoloji girişimi çıkardı ve bunların 6’sı Ar-Ge teşviklerimizle başarıya ulaştı. Son 5 yılda verdiğimiz imalat sanayi teşvik belgelerinin yüzde 44’ü orta yüksek ve yüksek teknolojili üretim alanlarında gerçekleşti. Son 5 yılda yüzde 66 artış gösteren yüksek teknoloji üretimimiz, domino taşı etkisi oluşturarak önümüzdeki dönemlerde ihracatımıza önemli katkılar sunacak. Savunma sanayii alanında yıllık 240 milyon dolardan 5,5 milyar dolara yükselen ihracatın bunun en güzel örneğidir.”

‘TÜBİTAK DESTEĞİYLE YERLİ VE MİLLİ 5G’

Bakan Kacır, TÜBİTAK desteğiyle Yerli ve Milli 5G Ar-Ge projesini 20 şirketten oluşan kümelenme eliyle tamamladıklarını aktararak, “Biliyoruz ki, haberleşme altyapılarında yerlilik hem ekonomik değer hem stratejik güvenliğimiz açısından önemli bir meseledir. Uçan akıllı mobilite ile birlikte Türkiye için bir fırsat penceresi doğacak” dedi.

‘YERLİ VE MİLLİ GÜNEŞ PANELLERİMİZLE DÜNYADA SÖZ SAHİBİ OLACAĞIZ’

Bakan Kacır, güneş enerjisi ile elde edilen başarılara ilişkin bilgileri de paylaşarak, “Yerli ve milli güneş panellerimizle güneş enerjisinde dünyada söz sahibi olacağız. Avrupa’da 2030 yılına dek oluşacak 400 GW güneş paneli talebini karşılayabilecek, bölgedeki tek ülke Türkiye’dir. 2035 yılına dek, ülkemizde 53 GW kapasiteye çıkarmayı hedeflediğimiz güneş santrallerinde yerli üretim güneş panellerimizin kullanılmasını hedefliyoruz. Rüzgar türbini üretiminde de iddia sahibiyiz. Avrupa’da 2030’a dek oluşacak yaklaşık 300 GW rüzgar türbini talebinden pay almayı ve ülkemizde 2035 yılına dek gerçekleşecek 15 GW rüzgar türbini yatırımlarında yerli türbinlerimizin kullanılmasını sağlamayı amaçlıyoruz” diye konuştu.

‘YAPAY ZEKA’

Bakan Kacır, teknolojik dönüşümün en kritik unsuru olan yapay zekaya ilişkin, “Teknolojik dönüşümün en kritik unsuru olduğunu söyleyebileceğimiz yapay zekaya dair karşı karşıya olduğumuz tabloyu şu ifadelerle özetleyebilirim: Yapay Zeka tek başına değil, kuantum hesaplama, biyoteknoloji gibi derin teknolojilerle iç içe gelişiyor ve böylelikle etkileri üssel olarak artıyor. TÜBİTAK Yapay Zeka Enstitümüz, kamu ve özel sektörün ihtiyaçlarına yönelik yapay zeka uygulamaları geliştiren şirketleri ve araştırma gruplarını destekliyor” dedi.

‘UZAY YOLCULUĞU 9 OCAK’

Bakan Kacır, uzaya gidecek Türk astronotu ile ilgili de, “Cumhuriyet tarihimizde ilk kez bir Türk vatandaşımızı, Alper Gezeravcı’yı Uluslararası Uzay İstasyonu’nda bilimsel deneyler gerçekleştirmek üzere 9 Ocak 2024 tarihinde uzaya göndereceğiz. Muş Bilim ve Sanat Merkezi’nde çocuklarımız tarafından geliştirilen bir proje de Uluslararası Uzay İstasyonu’nda astronotumuzun gerçekleştireceği deneylerden biri olacak” açıklamasında bulundu.

‘BAKANLIĞIN FAALİYETRİ’

Bakan Kacır bakanlığının faaliyetlerine ilişkin şu bilgileri paylaştı:

“Başlattığımız, Teknoloji ve İnovasyon Fonu, Bölgesel Kalkınma Fonu, Bölgesel Girişim Sermayesi Fon Çağrıları ve Bilişim Vadisi Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ile 590 milyon lira yatırım yapılarak bir kaldıraç etkisi oluştu, böylelikle 182 teknoloji girişimi toplam 23 milyar lira sermaye kaynağına erişti. TÜBİTAK Bireysel Genç Girişimci desteğimiz ile 2 bin 293 teknoloji girişimi kuruldu. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Tech-InvesTR programında 4,4 milyar liralık fonu harekete geçirdik. 78 girişim, bu fonlardan 1,44 milyar lira yatırım aldı. Dünyanın ilk çok- uluslu ve 1 milyar avro büyüklüğüyle Avrupa’nın en büyük derin teknoloji girişim sermayesi fonu NATO İnovasyon Fonu’na ortak olduk.”

‘CUMHURİYETİN 100’ÜNCÜ YILI’NDA İSTANBUL, ANKARA VE İZMİR’DE ÜÇ TEKNOFEST’

Cumhuriyetin 100’üncü Yılı’nda İstanbul, Ankara ve İzmir’de üç TEKNOFEST armağan ettiklerini aktararak, “4,5 milyon ziyaretçiyle Milli Teknoloji Hamlesi coşkusu yaşadık. TEKNOFEST’te biyoteknolojiden roketlere, yapay zekadan iklim teknolojilerine 44 teknoloji yarışmasına bu yıl 337 bin takımda 1 milyon gencimiz katıldı. Ayrıca; bugüne kadar Kalkınma Ajanslarımızla 25 bin 591 projeye 42 milyar lira, GAP, DAP, DOKAP ve KOP Bölge Kalkınma İdarelerimizle, son 10 yılda 5 bin 890 projeye 20 milyar lira kaynak aktardık” şeklinde konuştu.

‘DEPREM SONRASI 450 MİLYON DOLAR BÜTÇELİ KOBİ’LERİN CANLANMASI PROJESİ’

Dünya Bankası finansmanı ile 450 milyon dolar bütçeli Deprem Sonrası KOBİ’lerin Canlanması Projesini KOSGEB eliyle yürüttüklerini kaydeden Bakan Kacır, “Kasım ayında başlattığımız programda bugüne dek 32 bin KOBİ’mize destek olduk. Kalkınma ajanslarımız ve bölge kalkınma idarelerimiz eliyle afet illerimizde 133 projeye 1,31 milyar lira kaynak aktararak bölgesel kalkınma amaçlı projelerimizi hayata geçirdik” dedi.

‘ZULM İLE ABAD OLUNMAZ’

Bakan Kacır, Filistin’de yaşananlara ilişkin de şöyle dedi:

“Filistin topraklarında, masumların, sivillerin, hastanelerin, okulların, kiliselerin, camilerin, kadınların, çocukların, bebeklerin üzerine yağdırılan binlerce ton bomba, ahlaki bir zeminde yükselmeyen teknolojinin insanlığa ancak felaket getireceğinin ispatıdır. İsrail’in teknolojik üstünlüğüne dayanarak gerçekleştirdiği bu katliamlar ile elde edeceği hiçbir şey, varacağı hiçbir yer yoktur. Zulm ile abad olunmaz. Hangi teknolojik üstünlüğe sahip olunursa olunsun, başkalarının acıları, gözyaşları, kucağında bebeklerinin cesetlerini taşıyan annelerin hıçkırıkları üzerine bir medeniyet inşa edilmez, edilemez.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir